İSTANBUL ÖZ GÜNDEM- Barış Vakfı, kurucularından ve insan hakları savunucusu avukat Hüsnü Öndül’ün anısına 26 Nisan 2025 Cumartesi günü İstanbul’da “Kürt Sorununda Silahsızlanma Çalıştayı” düzenledi. Çalıştay, farklı disiplinlerden akademisyenler, yazarlar, gazeteciler ve sivil toplum temsilcilerinden oluşan 38 kişinin katılımıyla gerçekleşti.
Chatham House kuralları çerçevesinde gerçekleşen çalıştay, Medipol Üniversitesi’nden Levent Korkut ile Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi’nden Erkan Koca’nın hazırladığı çerçeve metnin sunumuyla başladı. Katılımcılar, çözüm süreci, demokratikleşme ve silahsızlanma başta olmak üzere çeşitli başlıklarda değerlendirmelerde bulundu.
Barış Umudunun Korunması Hayati
Çalıştayda öne çıkan en güçlü mesaj, barış umudunun korunmasının ve bu doğrultuda çaba gösterilmesinin hayati önemde olduğu oldu. Katılımcılar, insan onuruna yakışır bir yaşamın ancak barışla mümkün olabileceğini vurguladı.
Öcalan'ın Rolüne Vurgu
PKK’nin silah bırakmasının yeniden gündemde olduğu bir dönemde yapılan çalıştayda, Abdullah Öcalan’ın koşullarının iyileştirilmesi ve PKK kongresine etkin katılımının sağlanması gerektiği ifade edildi. Bu çerçevede hükümete ve TBMM’ye düşen sorumluluklar özellikle vurgulandı. Sürecin ilerlemesi için yasal düzenlemelere ve demokratik katılımı sağlayacak adımlara ihtiyaç olduğu belirtildi.
Hak Temelli Müzakere Çağrısı
Çalıştayda, müzakere sürecinin hak temelli bir yaklaşımla ilerlemesi gerektiği ifade edildi. 2013-2015 çözüm süreci sonrası yaşanan çatışmaların toplumsal tahribata yol açtığı hatırlatıldı. İnsan hakları, ifade özgürlüğü ve hasta mahpusların tahliyesi gibi temel hakların pazarlık konusu yapılmaması gerektiği dile getirildi.
Barış ve Demokrasi Birlikte İlerlemeli
Barış süreci ile demokratikleşmenin birbirine alternatif değil, birbirini besleyen süreçler olduğuna dikkat çekildi. CHP başta olmak üzere tüm siyasi partilere, sivil toplum kuruluşlarına ve toplumun kanaat önderlerine önemli sorumluluklar düştüğü ifade edildi.
Toplumsallaşan Barış Süreci
Katılımcılar, barış sürecinin toplumsallaşmasının önemine işaret ederek halkın sürece dâhil edilmesi gerektiğini vurguladı. Kadın örgütleri, insan hakları kuruluşları, hukuk örgütleri ve medya kurumlarının süreçte aktif rol oynaması gerektiği kaydedildi.
Barış Süreci Kırılgandır
Çalıştayda, çatışma çözümü süreçlerinin kırılganlığına dikkat çekilerek, sürecin akamete uğrama riskine karşı barış talep edenlerin her adımı dikkatle değerlendirmesi gerektiği vurgulandı. Sürecin sürekliliğinin sağlanmasının, atılan adımların iyi değerlendirilmesine bağlı olduğu belirtildi.
Barış Vakfı Yönetim Kurulu, çalıştaydan çıkan öneri ve değerlendirmeleri kamuoyuyla paylaşarak, barışta ısrarın tüm kesimlerin ortak sorumluluğu olduğunu bir kez daha hatırlattı.