Haberler

GÜNÜN VİDEOSU: Mary Anning'in gerçek hikayesi

Abone Ol


 

 


Loading...






Mary Annig, dinozorların keşfedilmesine yardımcı olan kadın.

Mary Anning 1799 yılında İngiltere'nin güney sahilinde bulunan Lyme Regis'teki yoksul bir aileye doğmuştu.

Çocukken sahilde ve kayalıklarda babasıyla gezinmeyi severdi.

Babası, ekstra para kazanmak için fosil arayan bir marangozdu.

Mary'ye bildiği her şeyi öğretti.

Buldukları fosilleri evlerinin önündeki bir tezgahta turistlere satarlardı.

Ama bir gece trajedi patlak verdi.

Kayalıklarda yürürken babası kaydı ve düştü.

Sakatlıkları ciddiydi.

Düşmesi babasını güçten etti, kısa süre sonra da tüberkülozdan öldü.

Babasının ölümü aileyi büyük bir hüsran ve borç içinde bıraktı, yaşamları hayatta kalma mücadelesine dönüştü.

İhtiyaçları karşılamak adına Mary babasının fosil işini devam ettirdi.

Bir gün Mary'nin kardeşi kayalıklarda olağandışı bir kafatası saptadı.

20 yaşındaki Mary fosilleşmiş kemikleri usanmadan aradı ve yerin altından çıkardı.

Tarih öncesinden bir sürüngen olan ichthyosaur iskeletini buldu.

İlginç görünümlü bu yaratık yarı balık, yarı kertenkeleydi.

Onun bu keşfi, o dönem çok tartışması yapılan bir teoriye kanıttı, dinozorların neslinin tükenmesi.

Birçok Hristiyan şok olmuştu, niye Tanrı bir türün yok olmasını isterdi ki?

Mary, ona tavsiye vermek için gelen eğitimli jeologlarca fark edilidi.

Sonraları 22 yaşındayken, Mary ilk plesiosaur iskeletini keşfetti.

Uzmanlar onun bulduğu iskeletin sahte olduğunu düşündüler ama sonunda haklı olduğu ispatlandı.

Kadınlar Mary'nin zamanında jeologlar arasında kabul görmüyordu,

bu yüzden çığır açıcı keşiflerinden dolayı hak ettiği saygınlığı göremedi.

Hatta erkeklerden bazıları, onun keşiflerini tanıtan dersler verirken bile Many'yi anmaya gerek duymadılar.

Ama Mary kararlılığını korudu.

Fosillerini satabileceği bir dükkan açmak için para biriktirdi ve antik yaratıkların fosillerini aramaya devam etti.

O kadar dikkatli çalışıyordu ki "koprolitleri" bile fark edebiliyordu, fosilleşmiş dışkıyı yani.

Tüm bunlara rağmen bile yerel topluluklarca gerektiği şekilde saygı görmedi, yoksul bir yaşam sürmek zorunda kaldı.

İşler daha da kötüye gitti.

Çok sevdiği köpeği Tray bir toprak kaymasında öldü, meme kanserine yakalandı.

Aldığı ilaçlar onu allak bullak etti.

Yereldekiler onu küçümseyip ona sarhoş diyordu.

Malesef Mary Anning 1846 yılında sadece 47 yaşındayken vefat etti.

Hak ettiği saygıyı görmeye başladığında ölüm döşeğindeydi.

The Geological Society of London onu onursal üyeliğe kabul etti, gerçekleştirdiği başarıları kaleme almaya başladı.

Paleontolojiye olan çarpıcı katkısı şimdi tamamıyla kabul görüyor ve ünlü bir bilim insanı.

"She sells sea shells on the sea shore" N (Sahilde deniz kabuğu satardı)

İşte bu meşhur tekerlemenin ona söylendiği düşünülür genelde.

Ama emin olması zor tabii.

Hakikat zamanın tozları altına gömülü.

Video Kaynağı: BBC Ideas (https://www.youtube.com/watch?v=BEbgTpdwRgI)

Altyazı Kaynağı: seninhikayen (https://www.youtube.com/channel/UCFHbwLTjcLYmlzu313vifIg/videos)

Loading...