AMED/TATVAN ÖZ GÜNDEM- Gazeteci Hamza Özkan’ın sunduğu Öz Gündem – Pozitif Dil programına katılan KESK’e bağlı Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) üyesi öğretmenler Melek Demir ve Yüksel Ozan, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile görevlerinden uzaklaştırıldıkları süreci anlattı: “10 yıla yakın süredir işimizden edildik. Yaşadıklarımız telafi edilebilir ama önce bir özür gerekli.”

KHK ile İhraç Edilen Öğretmenler: "Bizim için atılacak ilk adım özür dilemek olmalı"

Gazeteci Hamza Özkan’ın moderatörlüğünü yaptığı “Öz Gündem – Pozitif Dil” programı, her hafta farklı konu ve konuklarıyla toplumsal sorunları ele almaya devam ediyor. Programın bu haftaki canlı yayınında, yaklaşık 10 yıldır Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile mesleklerinden uzaklaştırılan öğretmenler Melek Demir ve Yüksel Ozan konuk oldu. Her iki öğretmen de Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na (KESK) bağlı Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) üyesi.

Eğitim emekçileri konuştu: “Süreç sadece bireysel değil, toplumsal bir yaradır”


Demir ve Ozan, meslekten çıkarılmalarının yalnızca bir idari işlem olmadığını, aynı zamanda demokratik hak ve özgürlük taleplerine karşı yürütülen baskıcı politikaların bir sonucu olduğunu ifade ettiler. Eğitimde eşitlik, ana dilde eğitim hakkı, sendikal örgütlenme ve toplumsal adalet için yürüttükleri mücadele nedeniyle binlerce KESK’li kamu emekçisinin görevlerinden uzaklaştırıldığını hatırlattılar.

“Kürt sorunu gündemdeyken bizim yaşadıklarımız da unutulmamalı”


Kürt sorununun konuşulduğu bir dönemde, kamu emekçilerinin karşı karşıya kaldığı dışlanma ve baskıların da bu bağlamda değerlendirilmesi gerektiğini belirten konuklar, barış ve demokrasi taleplerinin bedelini ödediklerini ifade etti. "Biz, sadece eğitimde değil, kamu hizmetlerinin her alanında eşitlik ve liyakat için mücadele eden emekçileriz," dediler.

Melek Demir: “Direndim, üretmeye devam ettim”


İlk ihraç edilen eğitimcilerden biri olan Melek Demir, sürecin çok zorlu geçtiğini, ancak direnmekten ve üretmekten vazgeçmediğini belirtti. Şu anda Diyarbakır’ın Sur ilçesinde bir resim atölyesi açtığını, ikinci üniversitesini okuduğunu ve sendikal çalışmalara devam ettiğini anlattı. “Her Cumartesi Eğitim Sen öncülüğünde ‘KHK gidecek, biz kalacağız’ sloganıyla açıklamalar yapıyoruz. Tek bir arkadaşımız kalana kadar mücadele sürecek,” dedi.

Yüksel Ozan: “Yalnız bırakılmadık, bu bizim için büyük bir güç oldu”


Bitlis’in Tatvan ilçesinde görev yaparken 2016 yılında ikinci dalga KHK ile meslekten çıkarılan Yüksel Ozan ise daha önce de 2011 yılında KCK davası nedeniyle yaklaşık iki yıl tutuklu kaldığını hatırlattı. Ozan, ihraç sonrası küçük bir kafe işletmeye başladığını, bardak yıkamaktan işletmeciliğe kadar her işi severek yaptığını söyledi. “Bir çok arkadaşımız çalıştıkları yerlerde baskı mobing baskısı gördü. Ailelerimiz de resmi kurumlarda KHK’li yakını oldukları için dışlandı. Ama Eğitim Sen ve KESK’in desteği ve dayanışması bize en büyük gurur ve moraldı ” dedi. Tatvan halkına da gösterdikleri dayanışma nedeniyle özel teşekkür etti.

“Yaşananların adı yalnızca iş kaybı değil, büyük bir haksızlıktır”


Her iki öğretmen de Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevlerinden çıkarılmalarının sadece bir işten atılma değil, temel insan haklarının ihlali anlamına geldiğini vurguladı. “10 yıldır süren bu süreçte psikolojik, ekonomik, sosyal pek çok yük taşıdık. Bunun karşılığı sadece tazminat olamaz. Biz, devletten ve toplumdan bir özür bekliyoruz,” dediler.

Gazeteci Hamza Özkan: “Umuyorum bir gün KHK değil, mesleki kimlikleriyle anılırlar”

Pozitif Dil’de Kürt Meselesi, Hukuksuz İhraçlar ve Ortak Mücadele
Pozitif Dil’de Kürt Meselesi, Hukuksuz İhraçlar ve Ortak Mücadele
İçeriği Görüntüle


Programın moderatörü gazeteci Hamza Özkan, 2016-2020 yılları arasında KHK ile ihraç edilen kamu emekçilerine dair yürüttüğü çalışmalardan ve “Türkiye'de KHK Manzaraları” isimli kitap çalışmasından söz etti. KHK’li kamu görevlileriyle çeşitli yayınlar yaptığını ve konuyu gündemde tutmaya devam edeceğini belirten Özkan, “Umarım bir gün konuklarımı artık KHK’li değil, sadece eğitimci kimlikleriyle ağırlayacağım,” diyerek programı sonlandırdı.